İSTİRCA
‘İstirca’, bir musibet veya bir ölüm haberi duyunca “İnna lillahi ve inna ileyhi raciun.” demektir.
Kur’an-ı Kerim’de buyuruluyor: “Andolsun, sizi korku, açlık, mallar(ınız)dan ve ürünler(iniz)den eksiltmek gibi şeylerle deneriz; sabredenleri müjdele. Ki onlara bir bela geldiği zaman: ‘Biz Allah içiniz ve biz O’na döneceğiz’ derler. İşte onların Rabbinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır ve doğru yolu bulanlar da hep onlardır.” [1]
Peygamber (s.a.v.): “Başına bir felaket gelen mümin, Allah’ın buyurduğu üzere ‘Biz Allah içiniz ve biz O’na döneceğiz, Allahım, bu musibetime hayırlı bir karşılık ver, kaybettiğimin yerine daha iyisini ihsan buyur, diyen müslümana Allah, onun kaybettiğinden daha iyisini verir.” [2] buyurmuştur.
Mülk sûresinde ifade buyurulduğu gibi yüce Allah (c.c.) ölümü ve hayatı, insanları sınaya sınaya olgunlaştırmak için yaratmıştır. İnsanların malları ve canları konusunda sınanacakları, bazı ayetlerde açıklanmıştır. Gerektiği zaman malını ve canını Allah (c.c.) yolunda feda etmeyen, sınavı başaramaz. Allah (c.c.)’ın hükmünün yeryüzünde egemen olması için inananların sürekli olarak cihad etmeleri, bu yolda mallarını ve canlarını feda etmekten çekinmemeleri gerekir. Allah (c.c.)’ın dininin yayılması için yapılan mücadelede müslümanlar, hem inançsız maddeci insanlardan ve hem de Kitap ehlinden birçok incitici söz, olumsuz, kırıcı propaganda işitecekler, birçok işkence de göreceklerdir. Fakat müminler sabrettikleri, günahlardan korundukları, Allah (c.c.)’ın buyruklarına uydukları takdirde kesinlikle zafere ulaşacaklardır. Bu yüce dava sabır ister, özveri ister, hatta kurban ister, şehid ister. Her şeyi göze alıp hak davayı canla başla savunanlar zafere ulaşırlar. [3]
Mümin, hayatının her anında, Allah (c.c.)’ın kulu olduğunun, dünya hayatının geçiciliğinin ve evrendeki her olayın ve varlığın Yaratıcı’nın yönetiminde gerçekleştiğinin bilincindedir. Onun için de kısa dünya hayatında insanın istediği gelişmelerle birlikte, dünyadaki hayat bakımından istemediği bazı gelişmeler de olabilmektedir. Bunlar karşısında asla üzüntü ve isyana düşmemeli ve tam bir inanç ve teslimiyetle “İnna lillahi ve inna ileyhi raciun.” yani ‘Biz Allah içiniz ve O’na döneceğiz.’ demelidir.
[1] Bakara sûresi, 2/155-157.
[3] Kur’an Ansiklopedisi, S. Ateş.